ABD Dışişleri, Türk Öğrenci Rümeysa Öztürk’ün Gözaltına Alınmasına Gerekçe Oluşturacak Kanıt Bulamadı

ABD Dışişleri Bakanlığı’nın, Tufts Üniversitesi’nde doktora yapan Türk vatandaşı Rümeysa Öztürk’ün gözaltına alınmasına gerekçe olabilecek antisemitik ya da şiddet yanlısı faaliyetlere dair herhangi bir kanıt bulamadığı öne sürüldü.

Washington Post’ta yer alan habere göre, İç Güvenlik Bakanlığı (DHS), Öztürk’ün İsrail karşıtı eylemlere katıldığı ve üniversitesini İsrail bağlantılı şirketlerle olan yatırımlarını sonlandırmaya çağırdığı gerekçesiyle vizesinin iptalini önermişti. Ancak Dışişleri Bakanlığı’na sunulan değerlendirme notunda, bu eylemler dışında Öztürk’ün Hamas'ı desteklediğine ya da antisemitik söylemlerde bulunduğuna dair somut bir bulguya ulaşılamadığı bildirildi.

Üst düzey yetkili Andre Watson imzalı belgede, Öztürk hakkında ABD hükümetinin veri tabanlarında yapılan araştırmalar sonucunda herhangi bir terör bağlantısına da rastlanmadığı belirtildi.

Ayrıca, 21 Mart tarihli resmi belgede, Öztürk’ün vizesinin iptalinin “gizli” tutulacağı ve Dışişleri Bakanlığı’nın konuya dair bilgi paylaşmayacağı ifadesi yer aldı. Bakanlık, konu hakkında “devam eden ya da bekleyen davalarla ilgili yorum yapmıyoruz” açıklamasında bulundu. DHS ise yorum talebine henüz yanıt vermedi.

Gözaltı Süreci ve Hukuki Gelişmeler
Rümeysa Öztürk, 25 Mart akşamı Massachusetts’te arkadaşlarıyla iftara giderken, yüzleri maskeli Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza (ICE) görevlileri tarafından gözaltına alınmıştı. Olay, başta insan hakları savunucuları olmak üzere birçok kesimin tepkisini çekmişti.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Öztürk’ün öğrenci vizesinin iptal edildiğini ve sınır dışı edileceğini açıklamış; ayrıca “Hamas destekçisi” olarak tanımladığı 300’den fazla yabancı öğrencinin vizelerinin de iptal edildiğini kamuoyuna duyurmuştu.

Ancak gelişmelerin ardından Massachusetts Bölge Yargıcı Denise Casper, 4 Nisan tarihinde Öztürk’ün sınır dışı edilmesini durdurdu. Yargıç, Öztürk’ün ilk gözaltına alındığı anda Vermont’ta bulunduğuna dikkat çekerek, davanın orada görülmesi gerektiğine hükmetti.